son 20 post'un
yalnızca 2'si
sana ait olduğu için
protest tavırlarımla iç içeyim
hadi bakalım
15 Ekim 2009 Perşembe
11 Ekim 2009 Pazar
kış saati uygulaması
ben oradayken saatlerin bir saat geriye alınacak olması ve bize +1 saat kazandıracak olması.
bonus.
bonus.
30 Eylül 2009 Çarşamba
16 Eylül 2009 Çarşamba
15 Eylül 2009 Salı
6 Eylül 2009 Pazar
5 Eylül 2009 Cumartesi
4 Eylül 2009 Cuma
3 Eylül 2009 Perşembe
13 Temmuz 2009 Pazartesi
12 Temmuz 2009 Pazar
8 Temmuz 2009 Çarşamba
sonkiğüçdört.
Bazen canım sıkılıyor, yatıyorum yatağıma, tavanı izliyorum. Düşünme faaliyetinin halk arasındaki tabiri tavanıizlemektir. Sonra aklıma geliyo, eski evimizde tavanlar pütürlü pütürlüydü hatırlıyor musun sen de. O pütürlerden şekiller oluşturur masallar falan uydururduk. Hey gidi gençlik yılları değil mi sence de. Sadece özlüyorum, korkulacak bir şey yok.
Gel bi kokliyim seni.
Gel bi kokliyim seni.
hayata dair planlar yapiyorum.. ya da hayaller kuruyorum da diyebiliriz..

akdeniz adalarindan birine yerlesmeye karar verdim. ne zaman olur bilmiyorum ama böyle ne bilim mallorca, ibiza ya da corsica ya da sardunya, sicilya.. hepsi kabulüm.. sahilde kücük bi evim olucak. bahcesi olucak kücük de olsa. o bahcenin bi bölümünde otlar sebzeler yetistiricem cilek domates adacayi nane vs.. kocaman mutfagim olucak ama amerikan mutfak. ve mutfaktan salona baktigim zaman karsimdaki duvar boydan boya cam olucak ve ben ordan kumsali ve denizi görücem. santorini fotograflarindaki gibi mavi-beyaz olucak hersey. ve tiril tiril. kis hic gelmiycek ve ben hep ya ciplak ayak ya da sipidik terlikle gezicem, ucusan eteklerim singir singir bileziklerim olucak. sonra salondan kocaman terasa cikilicak, ben o terasta sabahlari yoga yapicam. pazara gidicem sebze meyve peynir filan alicam pazardaki köylülerden ve sehir merkezindeki kafemi acicam sonra. kekler pastalar kurabiyeler tartlar yapicam cesit cesit. sikilirsam bunalirsam öglende kacip gidip denize giricem kumsalda yürüycem ve sonra yine isimin basina dönücem. sonra bi gün o kumsalda evlenicem ve yine o kumlarin üzerinde büyüycek cocugum ya da cocuklarim olcak. kafede onlarla beraber kurabiyeler yapicaz. kocaman terasimizdaki kocaman hamakta uyukliycaz. hirstan, kaostan, stresten, trafikten, kosturmacadan uzak bi hayatim olucak. bu hayata, huzura, kendimi ve ailemi multu etmeye yeticek kadar para kazanicam sadece. hayatimi para kazanmak icin derbeder olmaya degil, mutlu ve huzurlu gecirmeye adiycam.
belki de costa rica'ya giderim, kumsaldaki hamagimda kitap okurken kafama düsen hindistancevizi ve mangolarin arasinda yasarim. bakingfairy öyle yapiyo mesela..
7 Temmuz 2009 Salı
3 Temmuz 2009 Cuma
14 Haziran 2009 Pazar
13 Haziran 2009 Cumartesi
puddle of mud
she hates me dinlerken gülesim geliyo her seferinde
hele otobüste filan
ah bi de trafik varsa :o)
gözümün önüne gelenleri bi sen anlarsin
su an bile gülesim geldi
o derece
hele otobüste filan
ah bi de trafik varsa :o)
gözümün önüne gelenleri bi sen anlarsin
su an bile gülesim geldi
o derece
11 Haziran 2009 Perşembe
9 Haziran 2009 Salı
7 Haziran 2009 Pazar
5 Haziran 2009 Cuma
buldum
buldum diye haykirasim geldi
sanki bi cizgifilmin icindeyim de
kafamin tepesinde bi ampul yanmis gibi
nasil bi hayat istedigimi buldum
bunun üzerine biraz düsünmek istiyorum su anda
sonra düsündüklerimi aktaricam sana
sanki bi cizgifilmin icindeyim de
kafamin tepesinde bi ampul yanmis gibi
nasil bi hayat istedigimi buldum
bunun üzerine biraz düsünmek istiyorum su anda
sonra düsündüklerimi aktaricam sana
27 Mayıs 2009 Çarşamba
Midemi kelebekler taşıyormuş gibi.
Bitti. İnanabilemiyorum. First day of my life dinliyorum buyurduğun üzere. Şaka şaka zaten haftalar öncesinden planlamıştım buanı.
Çok mu mutluyum?
Gerçekten çok mutluyum. Sürekli sırıtıyorum mesela. Aptal aptal. Ne güzel.
Sabah uyandığımda babam aradı, ağlıcaktım az kalsın. Sonra sınavdan sonra yine babam aradı ozaman da ağlamak üzerelere kadar geldim. Ama o iki göz dolmasının altında o kadar farklı hissiyatlar yatıyo ki .
Şuan kendimi hayatınsırrını çözmüş gibi hissediyorum.
Hayatınsırrı.
Gözdolması, düşündüm de komik olurmuş.
Çok mu mutluyum?
Gerçekten çok mutluyum. Sürekli sırıtıyorum mesela. Aptal aptal. Ne güzel.
Sabah uyandığımda babam aradı, ağlıcaktım az kalsın. Sonra sınavdan sonra yine babam aradı ozaman da ağlamak üzerelere kadar geldim. Ama o iki göz dolmasının altında o kadar farklı hissiyatlar yatıyo ki .
Şuan kendimi hayatınsırrını çözmüş gibi hissediyorum.
Hayatınsırrı.
Gözdolması, düşündüm de komik olurmuş.
25 Mayıs 2009 Pazartesi
~Birtakım serzenişler.
Sen gittikten sonra kısa süreli bunalımlara girip çıktım. Bu kısa süreli bunalımlar senin gidişinle doğrudan ilişkilendirilebilir, izin veriyorum.
Bu gün Baykuş'a gittim, eksik kalan hesabımızı kapattım. Sonra hemen çıktım. İçerde sen olmayınca nefes alamıyorum sanki orda. Ama sen gelince, ev gibi. Neyse. Yine gittin. Nasıl alışamadım, nasıl ağlanıp bunalımlara giriyorum hala anlaşılır gibi değil.
Anlayan bana da anlatsın bi zahmet.
Bazı kaynaklara göre sarhoş olunca çok sonra diyomuşum.
Doğrudur.
Bu gün Baykuş'a gittim, eksik kalan hesabımızı kapattım. Sonra hemen çıktım. İçerde sen olmayınca nefes alamıyorum sanki orda. Ama sen gelince, ev gibi. Neyse. Yine gittin. Nasıl alışamadım, nasıl ağlanıp bunalımlara giriyorum hala anlaşılır gibi değil.
Anlayan bana da anlatsın bi zahmet.
Bazı kaynaklara göre sarhoş olunca çok sonra diyomuşum.
Doğrudur.
24 Mayıs 2009 Pazar
23 Mayıs 2009 Cumartesi
15 Mayıs 2009 Cuma
tam su anda
ne istiyorum biliyo musun
evde kosturuyo olalim
sac bas duzeltelim
makyaj yapalim
hatta ben aglaniyim
eceeee gel bana da makyaj yap diye
sonra bu beni sisko gosteriyo üff cok kilo aldim diye soylenip
senin israrlarina ragmen ustumu degistiriyim
sonra cikalim kirk saat taksi bulamayip cinnet gecirme noktasina gelelim
tam taksi bulduk derken
trafige yakalanalim
istiklal'e cikalim
ben söyleniyim bu kalabaliktan nefret ediyorum diye
baykus'a girip de
buz gibi biralarimizdan birer yudum alinca
ancak keyiflenelim
ve ben o sirada farkediyim ki
butun bu kosturmaca
aksilikler
huysuzluklar
aglanmalar
sizlanmalar
söylenmeler
trafik
kalabalik
cinnet
ve diger her sey
aslinda özlenilesi seyler
cunku hepsi
sen varken güzel
bi de ben sadeceyanimda sen varken alisveris yapmayi seviyorum..
evde kosturuyo olalim
sac bas duzeltelim
makyaj yapalim
hatta ben aglaniyim
eceeee gel bana da makyaj yap diye
sonra bu beni sisko gosteriyo üff cok kilo aldim diye soylenip
senin israrlarina ragmen ustumu degistiriyim
sonra cikalim kirk saat taksi bulamayip cinnet gecirme noktasina gelelim
tam taksi bulduk derken
trafige yakalanalim
istiklal'e cikalim
ben söyleniyim bu kalabaliktan nefret ediyorum diye
baykus'a girip de
buz gibi biralarimizdan birer yudum alinca
ancak keyiflenelim
ve ben o sirada farkediyim ki
butun bu kosturmaca
aksilikler
huysuzluklar
aglanmalar
sizlanmalar
söylenmeler
trafik
kalabalik
cinnet
ve diger her sey
aslinda özlenilesi seyler
cunku hepsi
sen varken güzel
bi de ben sadeceyanimda sen varken alisveris yapmayi seviyorum..
10 Mayıs 2009 Pazar
~Sia - Breathe Me.
Ne yazdığına bakmak için sayfayı açtığımda sayfanın sağında kalan last.fm gecıtından kaynaklı bi ses yükselmeye başladı; Sia - Breathe Me. Biliyo musun ben ağlamıyorum. Ağlayamıyorum. Sanırım üzülme kotamı doldurmuşum. Daha doğrusu HARAP olma kotamı doldurmuşum. Ona bile gücüm kalmamış.
Yazmak istediğim çok şey var ama şarkı bitiyor.
Başka zamana kısmetse.
Yazmak istediğim çok şey var ama şarkı bitiyor.
Başka zamana kısmetse.
9 Mayıs 2009 Cumartesi
6 Mayıs 2009 Çarşamba
~Monologlardan monolog beğenmeler.
Kardeşin çok garip günler yaşıyor ve seni özlüyor. Hiç durmadan seni özlüyor.
Ona iletmemi istediğin bi şey var mı?
Bence kendin gelip söylemelisin.
Ona iletmemi istediğin bi şey var mı?
Bence kendin gelip söylemelisin.
5 Mayıs 2009 Salı
29 Nisan 2009 Çarşamba
20 Nisan 2009 Pazartesi
16 Nisan 2009 Perşembe
kotu bi haberim var
yazacagim cok sey var icimde
yazilmayi bekleyen tonla sey
bazilari komik bazilari sikici bazilari uzucu bazilari guzel bazilari siradan..
ama ben cok yorgunum
sikayet etmek icin bile enerjim kalmamis
bugun bunu farkettim
yazilmayi bekleyen tonla sey
bazilari komik bazilari sikici bazilari uzucu bazilari guzel bazilari siradan..
ama ben cok yorgunum
sikayet etmek icin bile enerjim kalmamis
bugun bunu farkettim
14 Nisan 2009 Salı
ben geldim
büssürü yazilacak sey biriktirdim
hepsi yavas yavas
simdilik bi ses veriyim dedim
bi de seni cok özledim :o)
hepsi yavas yavas
simdilik bi ses veriyim dedim
bi de seni cok özledim :o)
11 Nisan 2009 Cumartesi
Sen Avrupa tozu yutarken,
26 Mart 2009 Perşembe
Ruby bi işaret evet.
berlin calling
man on wire
nights and weekends
religulous
revolutionary road
slumdog millionaire
the burning plain
the wrestler
universalove
Bilgisayarımı temizliyorum uzun zamandan sonra. Bunları sen yazmışsın, anladım. Anlarım bilirsin. Dosyayı sildim ama buraya da yazmadan edemedim.
Ne ayaksın?
ahahahha
man on wire
nights and weekends
religulous
revolutionary road
slumdog millionaire
the burning plain
the wrestler
universalove
Bilgisayarımı temizliyorum uzun zamandan sonra. Bunları sen yazmışsın, anladım. Anlarım bilirsin. Dosyayı sildim ama buraya da yazmadan edemedim.
Ne ayaksın?
ahahahha
16 Mart 2009 Pazartesi
Monica Lewinskylerden Finding Nemolara
Us girls we are so magical
Soft skin, red lips, so kissable
Hard to resist so touchable
Too good to deny it
Ain't no big deal, it's innocen.
Sana gelsin. Barcelonalara doğru yolladım gitti.
Ama benim bu aralarki favorim Scissor Sisters - I don't feel like dancing. Suratım asıkken bile kafam bi o yana bi bu yana gidip duruyo, kendimi kontrol edemiyorum.
Bunu bilir bunu dinlerim bilader.
Soft skin, red lips, so kissable
Hard to resist so touchable
Too good to deny it
Ain't no big deal, it's innocen.
Sana gelsin. Barcelonalara doğru yolladım gitti.
Ama benim bu aralarki favorim Scissor Sisters - I don't feel like dancing. Suratım asıkken bile kafam bi o yana bi bu yana gidip duruyo, kendimi kontrol edemiyorum.
Bunu bilir bunu dinlerim bilader.
12 Mart 2009 Perşembe
Sen Barcelona'dayken,
Ben nasıl kilo verebileceğime dair annemin elime tutuşturduğu gazete küpürlerini okumaktan, okula gitmek için kendimi zorlamaktan, fotoğraf makinasının hafıza kartını, kırmızı beremi ve kırmızı şemsiyemi bulamamaktan, odamın korkunç dağınıklığından, sevdiklerimle ilişiğimin bu derecelere düşmüş olmasından, yaptığım planların havada kalmasından, yağlı saçlarımdan, sürekli yırtılıp duran çoraplardan, aleksin yalanma seslerinden, balıklarımın akvaryumunun su kaçırmasından, o akvaryumdaki suyun pisliğinden, masamın üstünde duran ve içinde küflenmiş bir poşetçayartığı olan fincandan, okuyamadığım makalelerden, Lastfm'in bana önerdiği şarkılar arasında Çilekeş'in olmasından, güzel ve zayıf kız fotoğraflarının soft ışığından ve bunları yazıp durmaktan sıkılıyorum.
11 Mart 2009 Çarşamba
Portishead ~ Mysterons
Uyanalı tam bir saat oldu. İki gündür pek bir şey yemiyorum. Yiyesim yok. Ama midemin isyanlarını dinlemekten de sıkıldım. O yüzden şimdi kalkıp kendisini susturacağım. Elimde olsa tutup atardım ama değil. Çok sıkılıyorum. Öyle böyle değil. Geçrekten. Üstelik bu kez sen olsan da geçmeyecek bu sıkıntı biliyorum. Bundan ötürü senin burda olmanı bile dileyemiyorum. Last fm bile sanki benim için çalıyor bu gün, böyle arka arkaya portisheadler, Skinler, Sigur Roslar falan... Hava güzel. Aslında bir şeyim yok Doktor, canım sıkılıyor sadece. Midemdeki boşluktan olsa gerek.
dipnot: Burnuma çok kötü bir koku gelmeye başladı. Sanırım Aleks bir yerlere kakasını yaptı. Pöf.
dipnot: Burnuma çok kötü bir koku gelmeye başladı. Sanırım Aleks bir yerlere kakasını yaptı. Pöf.
9 Mart 2009 Pazartesi
katy perry - i kissed a girl
sana video kaydedicektim
vazgectim
geldigimde baykusta danseder videoyu da o zaman cekeriz
böyle bi keyfi yok :oP
vazgectim
geldigimde baykusta danseder videoyu da o zaman cekeriz
böyle bi keyfi yok :oP
4 Mart 2009 Çarşamba
3 Mart 2009 Salı
22 Şubat 2009 Pazar
benim icin
kulakliklarini tak
cami ac
gözlerini kapat
ian brown - time is my everything dinle
derin derin nefes alarak
ve kendini iyi hisset
ve bu aradan sonra kaldigin yerden devam et
herseye..
cami ac
gözlerini kapat
ian brown - time is my everything dinle
derin derin nefes alarak
ve kendini iyi hisset
ve bu aradan sonra kaldigin yerden devam et
herseye..
17 Şubat 2009 Salı
Wish you were here
Genç, babasının yatağına uzanmış arkadaşından ödünç aldığı cd player ile Incubus-Wish you were here dinliyordur. Kapı çalar ama bahsi geçen genç duymaz. Odasından hızla fırlayarak sokak kapısına doğru ilerleyen ablasını görünce anlar ki babası gelmiştir. Kulaklıkları çıkarır ve o da ablasınınkine benzer bir hızla kapıya doğru ilerler. Şarkı içinde çalmaya devam etmektedir. Babasına hoşgeldin demek için ağzını açtığındaysa wish kelimesi fırlayıverir. Daha sonra ne vişi ya diyerek alelacele bir hoşgeldin der kırzmızı suratıyla.
Yıllar geçer bu saçma hikaye hala konuşulur, üstüne kahkahalarla gülünür ve ardından şarkı dinlenir.
Incubus deyince aklıma, yakışıklı olması yetmiyormuş gibi mükemmel bir sese sahip olan adam ve harikulade şarkılar yapan bir gruptan ziyade beni hep güldüren bu anı geliyor.
Ama Incubus deyince akan sular durmaz mı? Durur.
Yıllar geçer bu saçma hikaye hala konuşulur, üstüne kahkahalarla gülünür ve ardından şarkı dinlenir.
Incubus deyince aklıma, yakışıklı olması yetmiyormuş gibi mükemmel bir sese sahip olan adam ve harikulade şarkılar yapan bir gruptan ziyade beni hep güldüren bu anı geliyor.
Ama Incubus deyince akan sular durmaz mı? Durur.
16 Şubat 2009 Pazartesi
incubus
bugün kadiköy-taksim dolmusunda farkettim ki hayatimin sonuna kadar tek bir grup dinleyebilecek olsam incubus'u secerdim. tek albüm dinleyebilecek olsam make yourself olurdu hatta. deep inside, summer romance, favorite things'i özlerim ama. ve tabi paper shoes, are you in, nice to know you.. anna molly'yi söylemiyorum bile.. bu liste uzar gider.
brandon boyd'a asik olali tam 10 sene olmus :o)
so don't let the world bring you down
not everyone here is that fucked up and cold
remember why you came and while you're alive
experience the warmth before you grow old
brandon boyd'a asik olali tam 10 sene olmus :o)
so don't let the world bring you down
not everyone here is that fucked up and cold
remember why you came and while you're alive
experience the warmth before you grow old
4 Şubat 2009 Çarşamba
29 Ocak 2009 Perşembe
23 Ocak 2009 Cuma
20 Ocak 2009 Salı
19 Ocak 2009 Pazartesi
15 Ocak 2009 Perşembe
10 Ocak 2009 Cumartesi

Hadigelartık.
2 Ocak 2009 Cuma
2 Ocak.
Gelmene sadece bir ay kaldı. Çok heycanlıyım inanır mısın. Bu bir ay nasıl geçicek hiç bilmiyorum. Aslında hızlı geçicek heralde, tatildeyim ya, oh.
Sen gelince kar yağıyor olsun, her yer bembeyaz olsun. Of seni karşılamaya gelicem, çok heycanlıyım. O kadar çok özledim, o kadar çok görmek isiyorum ki seni. Sarılmak istiyorum ya. Deliricem, bak dikeylerim tün tün oldu. Balıklarımı görünce kıskanmıcaksın, ben hemstır alıcam biri sarı biri beyaz diceksin. Ama Dünyanın En Güzel Kurabiyeleri kitabımı kıskanıcaksın, hamurşekerlipasta kitabı isticeksin. Ha buarada diyorum ki seninle bir yer açalım, böyle kafe gibi bi yer. Sadece pasta ve kurabiye satalım. Pastaları sen yap, kurabiyeleri de ben yapayım. hep güzel müzikler çalsın. Çok büyük bi yer olmasın, ama çok küçük de olmasın. Şöyle en fazla beş masalık bi yer kafi mesela. Cihangir'de olabilir mesela. Ama sen Viyana'da olsun istersin. Aaa buldum, şube açarız Viyana'da; düşün o derece tutulucaz. Neyse işte böyle böyle hayaller dolanıyo beynimin kıvrımlarında buaralar. Ben şimdi okula gidicem, iki tane ödevim var teslim etmem gereken. Sonra neyaparım bilmiyorum. Ya sen gel istiyorum. Şimdiden düşünmeye başladım sen gelince ne yaparız diye. Neler yaparız diye. Bi kere Veli Bar'a gideriz kesin, diceyimiz Serdar'ı görmeye. Baykuş, Sofyalı, Akbaba kesin zaten. Onun dışında gündüz neler yapabiliriz onu düşünüyorum işte ben kara kara. OF. Çok özledim kızım seni, bildiğingibideğil. Hadigelartık.
Sen gelince kar yağıyor olsun, her yer bembeyaz olsun. Of seni karşılamaya gelicem, çok heycanlıyım. O kadar çok özledim, o kadar çok görmek isiyorum ki seni. Sarılmak istiyorum ya. Deliricem, bak dikeylerim tün tün oldu. Balıklarımı görünce kıskanmıcaksın, ben hemstır alıcam biri sarı biri beyaz diceksin. Ama Dünyanın En Güzel Kurabiyeleri kitabımı kıskanıcaksın, hamurşekerlipasta kitabı isticeksin. Ha buarada diyorum ki seninle bir yer açalım, böyle kafe gibi bi yer. Sadece pasta ve kurabiye satalım. Pastaları sen yap, kurabiyeleri de ben yapayım. hep güzel müzikler çalsın. Çok büyük bi yer olmasın, ama çok küçük de olmasın. Şöyle en fazla beş masalık bi yer kafi mesela. Cihangir'de olabilir mesela. Ama sen Viyana'da olsun istersin. Aaa buldum, şube açarız Viyana'da; düşün o derece tutulucaz. Neyse işte böyle böyle hayaller dolanıyo beynimin kıvrımlarında buaralar. Ben şimdi okula gidicem, iki tane ödevim var teslim etmem gereken. Sonra neyaparım bilmiyorum. Ya sen gel istiyorum. Şimdiden düşünmeye başladım sen gelince ne yaparız diye. Neler yaparız diye. Bi kere Veli Bar'a gideriz kesin, diceyimiz Serdar'ı görmeye. Baykuş, Sofyalı, Akbaba kesin zaten. Onun dışında gündüz neler yapabiliriz onu düşünüyorum işte ben kara kara. OF. Çok özledim kızım seni, bildiğingibideğil. Hadigelartık.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)