fava yapti bugün boran. aklimda hep sen vardin. yerken de her lokmamda aklimda sen olucaksin. özledim ben de..
last fm süper su an, önce at least it was caldi, sonra blue monday caldi, simdi de gold frapp - ooh la la caliyo.
ben geldigimde yatagina oturayim, sen de kucagima yat, bunlari dinleyelim, bi de fava yiyelim. sonra sen yatarak yedigin icin öksürmeye basla, ben sana zekiye diyim. ama kavga etmeyelim yaa.. en büyük kavgamiz "alex'i sen gezdir" - "bütün sene ben gezdiriyorum zaten, sen gezdir" kavgasi olsun :o)
28 Kasım 2008 Cuma
27 Kasım 2008 Perşembe
My mind.
Seni o kadar çok özledim ki.
Daha önce hiç böyle olmamıştı biliyor musun?
Yok gerçekten olmamıştı. Yokluğunu öyle çok hissediyorum ki. Bildiğin gibi değil. Ben seninle kavga etmek falan istiyorum. Ne bileyim kar yağsa mesela oyun oynarken canını acıtsam bana kızsan ve eğlencemiz yarım kalsa eve gitsek konuşmasak hiç.
Küçükken kavga ettikten sonra sana gelip "Seliiiiğn" der sarılır ağlardım, barışırdık hemen. Hatta bunu o kadar sık yapardım ki bi gün yine kavga ettikten sonra sana sarılmaya kalktığımda "hiç sarılma Ece çok kızgınım" diyip gitmiştin. Hep aynı numara yemiyo tabi bi yerden sonra.
Neyse özledim işte ben seni. Çoktan da çok. Anlatılır gibi değil.
Ne bileyim mesela şimdi arkada Blowers Daughter çalsa, sen benim yatağımda oturmuş olsan, ben de dizine yatsam, sen saçlarımla oynasan, ben uyusam falan. Ne kadar huzurlu.
Anla işte; ölüyorum sensizlikten.
Daha önce hiç böyle olmamıştı biliyor musun?
Yok gerçekten olmamıştı. Yokluğunu öyle çok hissediyorum ki. Bildiğin gibi değil. Ben seninle kavga etmek falan istiyorum. Ne bileyim kar yağsa mesela oyun oynarken canını acıtsam bana kızsan ve eğlencemiz yarım kalsa eve gitsek konuşmasak hiç.
Küçükken kavga ettikten sonra sana gelip "Seliiiiğn" der sarılır ağlardım, barışırdık hemen. Hatta bunu o kadar sık yapardım ki bi gün yine kavga ettikten sonra sana sarılmaya kalktığımda "hiç sarılma Ece çok kızgınım" diyip gitmiştin. Hep aynı numara yemiyo tabi bi yerden sonra.
Neyse özledim işte ben seni. Çoktan da çok. Anlatılır gibi değil.
Ne bileyim mesela şimdi arkada Blowers Daughter çalsa, sen benim yatağımda oturmuş olsan, ben de dizine yatsam, sen saçlarımla oynasan, ben uyusam falan. Ne kadar huzurlu.
Anla işte; ölüyorum sensizlikten.
23 Kasım 2008 Pazar
tamagotchi
bence ben senin tamagotchin oliyim. sen beni besle, benimle oyna, benimle ilgilen.. bi de beni cebinde tasi hep nereye gitsen :o)
17 Kasım 2008 Pazartesi
13 Kasım 2008 Perşembe
for me.
11 Kasım 2008 Salı
Fastball~The Way
Bu gün İstanbul'da Viyana havası vardı. Hani ben geldiğimde hava açıktı ama soğuktu, kuruydu ya heh tam da öyle bi hava vardı işte. Böyle icimi titretiyo ama güneşli falan, kuru bi de böyle, hani kar yağmadan önceki hava gibi. Tabi o kadar soğuk değildi. Ne bileyim işte bu gün Viyana havası İstanbul ziyaretindeydi, dedim ablamı da getirmiş midir acaba diye. Aradım hatta Turkiye hattını, kapalıydı. Valla ciddi ciddi yaptım bunu, sırf meraktan. Halbuki hat bende, çok aptalım lan.
Tüm bunlarda Fastball'dan The Way isimli şarkının etkisi de oldukça büyüktü sanırım. Bak uslanmadım hala dinliyorum. Ben bu gazla atlar gelirim bile. Gelirim ne var ?! Belki atlamam bir ay, gelmem iki hafta falan sürer ama... Geliyorum işte, sen bekle beni.
Tüm bunlarda Fastball'dan The Way isimli şarkının etkisi de oldukça büyüktü sanırım. Bak uslanmadım hala dinliyorum. Ben bu gazla atlar gelirim bile. Gelirim ne var ?! Belki atlamam bir ay, gelmem iki hafta falan sürer ama... Geliyorum işte, sen bekle beni.
8 Kasım 2008 Cumartesi
5 Kasım 2008 Çarşamba
2 Kasım 2008 Pazar
Sen ve Ben.
Cuma akşamı Dark biramı içerken Sofyalı/Akbabalı sonrası Baykuş'a gidip dansedişlerimizi anlattım birisine.
Öyle yerimde duramayışlarım, el kol hareketlerim, heycanlanışlarım sözkonusuydu ki "gidelim" dedi.
Hayır, dedim.
Daha önce hiç senin olmadığın bir akşam Baykuş'a gitmediğimi ve bundan sonra da yine sen olmadan gitmeyeceğimi söyledim.
Bir de dedim ki "hiç kimseyle ablamla çıktığım akşamlarda eğlendiğim kadar çok eğlenemiyorum."
Öyle yerimde duramayışlarım, el kol hareketlerim, heycanlanışlarım sözkonusuydu ki "gidelim" dedi.
Hayır, dedim.
Daha önce hiç senin olmadığın bir akşam Baykuş'a gitmediğimi ve bundan sonra da yine sen olmadan gitmeyeceğimi söyledim.
Bir de dedim ki "hiç kimseyle ablamla çıktığım akşamlarda eğlendiğim kadar çok eğlenemiyorum."
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)